Besinler ve beslenme biçiminin duygudurumunu ve davranışları etkilediği gerçeği son zamanlarda daha çok kabul gören bir durum haline gelmiştir. İş verimliliği üzerine yapılan araştırmalar hem fizyolojik hem de psikolojik iyi oluşun temel nedenlerinden birinin de düzenli ve sağlıklı bir yemek rutini olduğunu doğrular niteliktedir.
Hatta son çalışmalarda kişinin duygudurumun da ne tür besinler tüketeceği noktasında aldığı kararları, seçimleri etkilediğini ortaya koymuştur…
Zihin ve Yemek Arasında Nasıl Bir İlişki Var?
Yapılan araştırmalara göre tüketilen besinler vücudun temel enerji gereksinimini sağlamakla birlikte zihin ve bilişin de dahil olduğu birçok beyin fonksiyonlarını etkiliyor… Çeşitli besin ögeleri eksiklikleri sadece bilişsel fonksiyonlarda zayıflama ve depresif ruh haline yol açmakla kalmayıp, saldırgan davranışların sergilenmesinde, tahammül seviyesinin düşmesinde de etkili olduğu bilinmektedir.
İş yerlerinde ve kurumlarda sık rastladığımız günümüzün popüler kavramlarından olan tükenmişlik sendromunun da sağlıksız veya yetersiz beslenme biçimleri, bağlı bulunulan kurumun iş ve işçiye saygı duymaması ile yakından alakalı olduğu da görülmüştür. Kişilerin iş yeri koşul ve imkanlarını öz değerleri ile zamanla eşleştirdiklerini düşünecek olursak beslenememek ya da yetersiz beslenmek kişinin temel ihtiyaçlarından birinin giderilmemesi olarak karşımıza çıkıyor. Bu noktada beslenmenin duygudurumu, davranış ve zihinsel süreçler üzerine etkilerinin ortaya çıkmasında beyin-mide ilişkisindeki sinyallerin önemi daha iyi anlaşılıyor.